问题 |
答案 |
开始学习
|
|
|
|
|
1-The administrator took away the student's access to online resources for misconduct. 2-Clear the table and take away the dishes. 开始学习
|
|
1-Yönetici, görevi kötüye kullandığı gerekçesiyle öğrencinin çevrimiçi kaynaklara erişimini elinden almıştır. 2-Masayı temizleyin ve bulaşıkları kaldırın.
|
|
|
开始学习
|
|
|
|
|
His story didn't add up with the known facts of the situation. 2- it doesnt add up 开始学习
|
|
eklemek(toplamak), Mantıklı gelmek Anlattığı hikâye, durumun bilinen gerçekleriyle örtüşmüyordu. 2-bu işte bir iş var
|
|
|
开始学习
|
|
|
|
|
开始学习
|
|
|
|
|
She started as an intern, but her hard work and dedication allowed her to end up as the team leader 开始学习
|
|
(finish, wind up, fisinih up) Stajyer olarak başladı, ancak sıkı çalışması ve adanmışlığı ekip lideri olmasını sağladı
|
|
|
Sometimes, we have to deal with things we don't like. 开始学习
|
|
halletmek(özellikle işinizin dışında olan bir şeyi) uğraşmak, anlaşmak, Bazen hoşumuza gitmeyen şeylerle uğraşmak zorunda kalırız.
|
|
|
Please make sure to fasten your seatbelt before the flight takes off. 开始学习
|
|
Lütfen uçuş kalkmadan önce emniyet kemerinizi bağladığınızdan emin olun.
|
|
|
开始学习
|
|
|
|
|
The carpenter made up the table from wood and nails. 开始学习
|
|
comprise constitute represent
|
|
|
开始学习
|
|
go along, keep, proceed, continue
|
|
|
Keep your personel emotions out of it 开始学习
|
|
Kişisel eşyalarını bu işin dışında tut.
|
|
|
The adventurers decided to set out on a quest for the hidden treasure. 2- The researcher set out the findings of the study in a detailed research paper. 开始学习
|
|
yola çıkmak, başlamak - 2-temiz bilgi vermek, talimat set off hem çalıştırmak hem yola çıkmak demek Maceracılar gizli hazineyi bulmak için yola çıkmaya karar verdiler. 2- Araştırmacı, çalışmanın bulgularını ayrıntılı bir araştırma makalesinde ortaya koymuştur.
|
|
|
to make something operate, especially by accident She mistakenly set off the sprinkler system while working on the garden. 开始学习
|
|
Bahçede çalışırken yanlışlıkla fıskiye sistemini çalıştırdı.
|
|
|
开始学习
|
|
havaya uçurmak - patlamak
|
|
|
开始学习
|
|
|
|
|
How can they get away with it 开始学习
|
|
Bundan nasıl sıyrılabiliyorlar?
|
|
|
I cant get away from the office this afternoon 开始学习
|
|
Bu öğleden sonra ofisten çıkamıyorum.
|
|
|
1-He wrote a novel based on an ancient myth 2-The caracter is actually based on a real person 开始学习
|
|
1-Eski bir efsaneye dayanan bir roman yazdı 2-Karakter aslında gerçek bir kişiye dayanıyor
|
|
|
we should catch up sometime 开始学习
|
|
yakalamak, 2-bir ara görüşelim
|
|
|
开始学习
|
|
|
|
|
开始学习
|
|
|
|
|
开始学习
|
|
|
|
|
开始学习
|
|
|
|
|
开始学习
|
|
|
|
|
开始学习
|
|
|
|
|
开始学习
|
|
|
|
|
开始学习
|
|
take off clothes - kıyafetlerini çıkarmak
|
|
|
开始学习
|
|
|
|
|
开始学习
|
|
|
|
|
开始学习
|
|
|
|
|
开始学习
|
|
|
|
|
开始学习
|
|
|
|
|
开始学习
|
|
|
|
|
开始学习
|
|
|
|
|
开始学习
|
|
|
|
|
开始学习
|
|
birini al(araba ile veya yoldan)
|
|
|
开始学习
|
|
|
|
|
开始学习
|
|
hayal ırıklığına uğratmak
|
|
|
开始学习
|
|
|
|
|
开始学习
|
|
|
|
|
开始学习
|
|
|
|
|
开始学习
|
|
1-sevismek 2-to understand something 3-to achieve or accomplish something despite having limited resources or facing challenges
|
|
|
开始学习
|
|
|
|
|