1. sürpriz
Rebecca'ya sürpriz hazırladılar.
Ne kadar sinsi olursan ol, asla kendine sürpriz yapamazsın.
Ne sürpriz!
Onun birden istifade etmiş olması, bizim için büyük sürpriz.
Seni burada görmek ne hoş sürpriz!
O, gerçeği öğrendiğinde, ona büyük sürpriz oldu.
土耳其 单词“zaskoczony“(sürpriz)出现在集合中:
przymiotniki tureckie - zachowanie2. şaşırmış
Mektubumu aldığında şaşırmış olabilir.
Görünüşte şaşırmış gibi duruyordu.